Meltem GÜNAY
Türkiye tarihinde önemli yer tutan Büyük Kulüp adaylarından biri de iş insanı Ali Ulvi Erim. Erim kendini ‘muhalif’ olarak tanımlıyor, kulübün eski liyakatlı günlerine dönmesi için çalışılması gerektiğini vurguluyor. 30 yıllık üye ve şimdi de yönetime aday olan Erim nelerin yanlış olduğunu ve neyi değiştirmek gerektiğini anlattı…
Büyük Kulüp’ün hala ‘patronlar kulübü’ olup olmadığının tartışmalı olduğuna dikkat çeken Ali Ulvi Erim, “Hala zenginler kulübü mü hala patronlar kulübü mü bu göreceli. Ama şu var ki eski ‘patron’ kesimi buradan elini eteğini çekmiş durumda. Burası çok önemli isimlerin üye olduğu bir yer özellikli bir yer ama artık dışarıdan görüldüğü gibi bir yer mi bu tartışılır” diyerek sözlerine başlıyor.
BİRİNCİ HEDEFİMİZ ESKİ ÖRF VE GELENEKLERİMİZE DÖNMEK
Erim birinci hedefiniz nedir sorusunu, “Kulübümüzü tekrar örf ve geleneklerimize döndürmek’ yanıtını verirken neden bunu söylediğini de şöyle anlatıyor;
“Burada eskiden eylül ayından sonra kravatsız kimseyi yemek salonunda ya da kulübün herhangi bir yerinde göremezdiniz. Herkes kılığına kıyafetine dikkat ederdi çünkü yanınızdaki masada çok önemli isimler otururdu. Ama bugün bunların hepsi ortadan kalktı. Büyük Kulüp üyeleri itibarıyla çok önemli kararların alındığı, hükümetlerin kurulduğu, yıkıldığı toplantıların yapıldığı yerdi. İş insanları çok önemli iş toplantılarını burada yapardı. Artık o yapı yok. Konuya buradan bakarsak biz buraya ‘zenginleri’ alıp daha zengin bir kulüp haline getirmekten ziyade mevcut olan üyelerimizin refahını oluşturmak ve buraya aidiyet hislerini yeniden oluşturmak istiyoruz. Yoksa senin maddi durumun iyi buraya hadi üye ol denilemez. Liyakata bakılmalı. Sosyal ve içtima-i mevkileri olan, eğitimli, dürüst, namuslu, ayakları yere basan insanların olduğu bir yapıydı ve öyle olmalı. Bu yapıya uygun insanlar çok önemli. Şimdi ise üye olmak için sadece paranın olması yeterli. Yemeğe oturduğunuzda yan masanızdaki insana selam verebilmelisiniz ama bu yok. Bu seçim süreciyle birlikte artık herkes birbiriyle kavgalı dargın, kimse kimseye selam bile vermez oldu
Üyelerimiz buraya gelip rahat rahat çayını kahvesini içemiyor, sohbet edemiyor. Adeta bir AVM’nin yemek katına çevrilmiş her yer. Maalesef ki Anadolu yakasının da en pahalı restoranı haline gelmiş. Sürekli yeni çalışanlar alındığı için üyeleri tanımamalarına yol açılmış.“
TEK MUHALİF ADAYIM
Büyük Kulüp tarihinde ilk kez beş adayın birden başkanlık için yarışmasını nasıl değerlendirdiği sorusu ise Erim şöyle yanıtlıyor; “Demek ki herkes bir şeylerden memnun değil. Kapı girişinden tutun fiyatlara kadar. Ama bunları düzeltmek için ortaya çıkan tek muhalif aday benim. Diğer adayların tümüne bakın yönetimde olan isimler ya da eski yönetimin yönetim kurulu üyeleriyle birlikte çıkan isimler. O zaman ne değişti. Adaylardan biri mesela diyor ki ben yönetimdeydim ama hijyeni, kapı girişini, fiyatları ayarlayamadım. Ben de soruyorum vahiy mi indi de yedi senede yapamayan kişi şimdi yapacak?”
Bu seçimlerin bu kulübün bir diriliş seçimi olduğu vurgusu yapan Erim, “Köprüden önce son çıkış. Çünkü hala sen ben kavgası, kayıkçı kavgası yapılıyor’ diyerek, “Diğer adaylar hep buradaydı zaten dertleri biliyorlardı ama başka şeylerle uğraşıldı. Yönetim kurulu toplantılarını ile yapamadılar kavga etmekten ama artık ceket dar geliyor.” eleştirilerini yaptı.
SEÇİM SÜRECİNİ PROFESYONELLEŞTİRDİK
Seçim çalışmaları hakkında da bilgi veren Erim, tüm yönleriyle profesyonel kadroyla çalıştıklarını, ilk kez sloganı kullandıklarını anlatarak; şunları söylüyor: “Eskiden seçimlere iki aday girerdi onların manevi şahsiyetleriyle ilgili konulurdu kulübün sorunları arka plana atılırdı. Biz bunu aştık, 17 proje ürettik, profesyonel isimlerle çalışıyoruz. Biz sloganla ve projelerle çıktığımızda rakiplerimizde bunu yapmaya başladı. Seçim çalışmalarımızda bir sürü engelleme ile karşılaştık ve karşılaşıyoruz. Üye odaklı bir sürecimiz var bir manifesto yayınladık, şeffaflık sözü verdik. Ne yaparsak üyelerimizle birlikte yapacağız dedik.
Bütün adaylara çağrıda bulunduk gelin birlikte üyelerimizi karşısına çıkalım onlar sorsun biz yanıt verelim dedik. Çünkü üyelerimizin isteklerini yapmak için başkan oluyoruz. Bu zamana kadar baktığımızda yönetim kurullarında hep kavga edilmiş, disiplin sopası gösterilmiş ama üyelerimizin ne istediği önemsenmemiş.”
HER ŞEY AÇIK VE NET OLMALI
Erim aynı zamanda başka bir noktaya daha dikkat çekerek “Büyük Kulüp’e ne alınıyor neye göre alınıyor nasıl alınıyor bunların hiçbirini üyeler olarak biz bilmiyoruz. Bunların hepsini ortadan kaldırarak şeffaf bir hale getirmek istiyoruz. Burası için bir ihale olacaksa bunu bütün üyeler takip edebilecek, ne alınıyor ne kadara alınıyor bunların hepsini şeffaf olarak yayınlayacağız. Şu anda para harcanıyor ama nereye kime nasıl harcanıyor hiçbir sorunun yanıtı yok” eleştirisinde bulundu.
patronlardunyasi.com
Yarın: Talat Yılmaz anlatıyor